Ülkede yeni bir genel seçim yapılması gerektiğini savunan Tesla ve SpaceX CEO'su King III. Charles'ın parlamentoyu feshetmesini istiyor.
Başta ABD olmak üzere giderek daha fazla ülkenin siyasetine karışan Elon Musk'un yeni hedefi İngiltere.
Ülkede yeni bir genel seçim yapılması gerektiğini savunan Tesla ve SpaceX CEO'su King III. Charles'ın parlamentoyu feshetmesini istiyor.
Hindustan Times'ın haberine göre Musk, sahibi olduğu sosyal medya platformu X'te bu yönde 23 gönderi paylaştı.
Tesla CEO'su başlangıçta hükümetin Manchester'daki suç çetelerine yönelik soruşturmaları ele almasını eleştiren bir sosyal medya gönderisini destekledi. Ardından, “Birleşik Krallık'ta tecavüz gibi ciddi suçlar için, polisin şüphelileri suçlayabilmesi için Kraliyet Soruşturma Servisi'nin (CPS) onayı gerekiyor. Tecavüzcü çetelerinin kendilerini getiren genç kızları taciz etmesine izin verildiğinde CPS'nin başkanı kimdi?” adalete mi? Keir Starmer, 2008 -2013″ diye yazdı.
Daha sonraki bir gönderide milyarder, Kral Charles'a başvurarak şunları söyledi: “Kral müdahale etmeli. Keir tüm bu süreçte CPS'nin başı olduğu için, onun ülkeyi yönetmesine izin veremeyiz.”
Eleştirilerin merkezinde İşçi Partisi var
Musk'un İngiliz siyasetine yönelik eleştirilerinin merkezinde, Temmuz 2024 seçimlerinde ezici bir çoğunluk kazanan Başbakan Keir Starmer'ın İşçi Partisi hükümeti yer alıyor.
Teknoloji milyarderi, Nigel Farage liderliğindeki muhalif Birleşik Krallık Reform partisini destekliyor. Milyarder, önceki günlerde Donald Trump'ın Florida'daki villası Mar-A-Lago'da Farage ve parti saymanı Nick Candy ile birlikte görülmüştü.
Farage, Aralık ayında İngiliz medyasına Musk'ın kendisine bağış yapmayı düşündüğünü doğruladı.
Financial Times'a göre Musk, platformunda aşırılık yanlısı Tommy Robinson ve beyazların üstünlüğünü savunan Britain First örgütünün kurucusu Ashlea Simon gibi aşırı sağcı İngiliz figürlerini de destekledi.
Bu yılın başlarında Musk, İngiltere'yi acımasız bir polis devleti olmakla suçladı ve bu yazın Southport isyanları sırasında iç savaşın “kaçınılmaz” olduğunu söyleyerek ülkede gerilimi artırdı.